24 Kasım 2008 Pazartesi

05.Çin usulü işkence...

Tam 3 yıl 8 gün önce…

Önceki, “Tam 3 yıl önce” başlıklı yazımda bahsettiğim müfettişin teklifleri doğrultusunda, 11.11.2005 tarihine başlatılan ve 16.01.2006 tarihinde sonuçlanan Soruşturma sonucu:
1. 13.02.2006 tarihli Görev Yeri Değiştirme Kararnamesi çıkarılıyor;
2. 21.02.2006 tarihli 1/8 Oranında Aylıktan Kesim Cezasını bildiren yazı yazılıyor.
3. 24.02.2006 tarihinde Tebliğ Tebellüğ işlemlerinden sonra, aynı gün resmen SÜRGÜN edildim.
Kararnamenin çıktığından henüz haberim olmadığı 17.02.2006 günü İlçe MEM’ne gittim. İşte yetkili “amir”ile konuşmamızın kısaca özeti:

“amir”le görüşmemiz:
Ben: Hakkımda suçlamalar varmış. Soruşturma açılmış. Benim 2. Sicil Amirim olduğunuza göre, haberiniz vardır herhalde.
A: Bizden ne istiyorsunuz?

Ben: Suçlamaların kaynağını teşkil eden tüm bilgi ve belgeleri istiyorum.
A: Veremeyiz.

Ben: Neden?
A: Veremeyiz işte! Daha fazla soru sormanıza gerek yok!

Ben: Savunmamı yapabilmem için, söz konusu bilgi ve belgeleri mutlaka vermelisiniz. İşte sizden istediğim belgelerin listesi.
A: Ohooo! Siz bizim içimize sızmışsınız. Siz nerden biliyorsunuz istediğiniz bu belgelerin numaralarını, tarihlerini?

Ben: Bilmek suç mu? Anlaşılan beni casuslukla suçluyorsunuz.
A: Okul Müdürünün Şikayet dilekçesini okuldan alabilirsiniz. Biz veremeyiz. O kadar.

Ben: Öğretmenlerle ilgilenmiyorsunuz galiba. Bizim sicil notlarımızı nasıl ve neye göre veriyorsunuz o zaman?
A: Biz aracı Kurumuz. Sonra biz Müfettişlerin ve Okul Müdürlerinin tekliflerini yerine getiriyoruz. Biz Öğretmenlerle ilgilenmiyoruz. Hangi birinizle ilgilenelim ki? İlçemizde binden fazlasınız…

Ben: Anlaşılan o ki, Müfettiş, “falanca Öğretmen idam edilsin!” teklifini getirse, siz hemen uygulayacaksınız. Öyle mi?
A: O kadar da değil………

Ben: Peki, sınırı nerede bunun?!
A: ?!?!

Yaslar gereği (Bilgi Edinme Hakkı Kanunu) istediklerim yerine getirilseydi, bu dava kısa sürede sonuçlanırdı ve kesinlikle bu kadar uzun sürmezdi. İst üste yapılan hatalarının ceremesini neden ben sağlığımla ödemek zorunda bırakıldım ki? ve daha neler….

Israrım sonucu bana okunan raporun bazı kısımlarından anladım ki, bu durum beni epey uğraştıracağının farkına vardım. Nitekim öyle de oldu.

Sonra arabama atladım ve Okuluma gittim.

17.02.2006 tarihli, Bilgi Edinme Hakkı Kanunu doğrultusunda, konusu: “Suçlamaların kaynağını teşkil eden bilgi ve belgelerin tarafıma verilmesi” olan müracaat dilekçemi yazdım ve bizzat “müdür”e teslim ettim.

Yasaya göre 15 gün içersinde cevaplanması gerekirken, sonradan öğrendiğime göre dilekçem işleme dahi sokulmamış.?!

24.02.2006 tarihinde Tebliğ Tebellüğ işlemlerinden bir hafta sonra,
03.03.2006 tarihinde tekrar “müdür”ün karşısına dikildim:

“müdür”le 1.Görüşmemiz:
- Nedir bu benim başıma gelenler? Benim, bir hafta önceki “ita amirim” olarak açıklama yaparmısın?
- Vala ben bişey bilmiyorum. Ben, dün birinci, bugün ikinci gün oldu, bu okulda tekrar göreve başlayalı.

- Ben geçen ayın 17’sinde ilçedeydim. Bana okunan pasajlardan anladığım kadarıyla benden şikayet etmişsin. Nedir bu şikayet?
- Bir gün çok sinirlenmiştim. Bende oturup birkaç satırlık bişeyler karaladım ve ilçeye gönderdim. Hepsi bu. Daha sonra ne olduğundan haberim bile yok vala.

- Neler yazdın ki, bu yazı’n benim “sürgün” edilmeme neden oldu. Sana mı tecavüz ettim, ailene mi tecavüz ettim ki, bana bu iki en ağır cezalar verildi?
- Ne yazdığımı vallahi hatırlamıyorum. Senin hakkında kötü bişey yazmadım sanırım?!

- Yaklaşık beş senedir beraber çalışıyorduk. Senin o meşhur “sarı zarflar” ını yönetim aracı olarak kullanman nedeniyle, aramızdaki sular bir türlü durulmadı. Kısacası, benden ne istiyordun? Bilmek istiyorum.
- Ben senden ne isteyebilirim ki? Ben senden ne kız aldım, ne sana kız verdim. Ben de senin gibi emeklilik noktasına geldim. Kimseyle bozuşmak istemem. Emekli olduktan sonra, huzurlu bir emeklilik hayatı sürdürmek isterim. Hepsi bu!

- Senelerdir okulun en yaşlısı, en kıdemlisi (36 yıl), bir sürü hastalıkla boğuşan ve sicil raporlarına göre “Çok İyi” dereceye sahip olmama rağmen, sürgün edilmem, benim huzurumu nasıl etkilediğinden haberin var mı senin? Düşündün mü hiç?
- ?!?!

- Peki, geçen ayın 17’sinde size verdiğim dilekçeme ne oldu?
- Haberim yok. Ben nerden bileyim ne olduğunu?!?!?!

- Senin adi ve şerefsiz olduğunu ben biliyorum zaten. Bütün dünyanın da bunu bilmesini sağlayacağım….bundan emin olabilirsin! Yavşak! Kürt isen, Kürtlüğünü bil! Bana ne senin kürt olmandan? Benim birçok kürt arkadaşım var. Ben ayrımcılık yapmam, yeter ki insan olsun. İnsan haklarına da saygım sonsuzdur. (100 Pek İyi) Sende nerde o insanlık? Türkçen o kadar kıt olduğu halde, neden bu yazdığın “Kişiye Özel” yazılarınla kendini rezil ediyorsun? Neden, ben işime bakıp dururken, senelerdir beni rahatsız ve huzursuz edip durdun? Ne laftan anlamaz biriymişsin… Beni “sürgün” ettirerek benden kurtulmak mı istedin? Neyin intikamını aldığını düşünüyorsun? Bu iş böyle kalmaz.
- Bana neden kızıyorsun? Arkadaşların bana getiriyorlar. Bende ita amiri olarak önlem almak zorunda kalıyorum. 150-200 tanesiniz. Ben nerden bileyim kimin ne zaman ne yaptığını?

- Bu söylediklerin, ne kadar geri düşünceli olduğunu gösteriyor zaten. Beni “sürgün” ettirerek, bir beladan daha kurtuldum diye sakın rahatlama. Asıl hikaye şimdi başlıyor. Sana bir nasihatım olacak. Ben yokken, koca poponu koltuktan kaldır ve Öğretmenlerle ilgilen. Onları biraz da olsa tanımaya çalış, yardımcı ol. Bu okul sadece senin okulun olduğu düşüncesinden de vazgeç…

Sağ hoş oldukça tekrar tekrar görüşeceğiz.
Karanlıklar aydınlığa çıkana dek….

Yazımla ilgili Önemli tarihler:
28.09.2005 “müdür”ün Şikayet yazısını yazdığı tarih;
07.11.2005 “müdür”ün başka okula tayini çıktığı tarih (rotasyon gereği)
11.11.2005 Şikayet sonucu Soruşturmanın başladığı tarih.
16.01.2006 Raporun tamamlandığı ve gönderildiği tarih.
13.02.2006 Sürgün Kararnamesinin çıktığı tarih.
17.02.2006 “amir”le görüşmemiz;
21.02.2006 1/8 OAKCeza yazısının yazıldığı tarih.
24.02.2006 Sürgün edildiğim tarih;
01.03.2006 “müdür”ün geri döndüğü tarih; (rotasyonun iptali)
03.03.2006 “müdür”le 1. Görüşmemiz;


Not: 1.Yaptığım görüşmeler hayali değildir ve kanıtları da vardır!
2. Suçlamalar hakkında bilgi, 08.05.2006 tarihinde, köpek ağzından kemik alırcasına aldığım Rapordan, ancak edinebildim.

… devamı olacak…

Hiç yorum yok: